1 Şubat 2016 Pazartesi

Tanımlama

Temel özellikleri aracılığıyla bir kavramın ne olduğunu belirtmeye "tanımlama" denir. Bir anlatım 'bu nedir?' sorusuna - ki buradaki 'bu' tanımlanması mümkün olan kavramdır- cevap veriyorsa, tanımdır. Tanımlamada bir anlam yoğunlaştırması vardır. Yazar, anlatılana bakışı ve düşünüşü genelde bu noktaya odaklaştırır; böylece tanımlama okuyucunun söylenileni kavramasına yön verir.
Anlatım içinde tanımlama, "öznel tanımlama" ve "nesnel tanımlama" olarak iki şekilde yapılabilir.

"Yaşamı en gerçek ve geniş boyutlarıyla ele alan, yaşanan veya tasarlanan, insanı, toplu­mu, karakterleri, görenekleri inceleyen; duy­guları, tutkuları çözümleyen uzun yazılara roman denir." tanımı bir nesnel tanımlamadır.
"Zaman bir kandırmacadır." tanımı öznel bir tanımlamadır.

Anlatım içerisinde bir kavramın tanımı dört farklı biçimde yapılabilir.
a. Kavramın özel ve değişmez nitelikleri belirtilerek tanımlama yapılabilir: " Raşitizm, küçük yaşta iskeletin gelişmesinde başgösteren kemikleşme bozukluklarıdır."
b. Kavram, görevi belirtilerek tanımlanabilir: " Sanat, insanları birbirine yaklaştıran; sevgi, barış, dostluk kavramlarının hayata geçirilmesini sağlayan bir güçtür."
c. Kavram, hem özellikleri hemde görevleri belirtilerek tanımlanabilir: "Havanın kanatlarının altına yaptığı basınç yardımıyla yükselip uçabilen ve insan, eşya taşımakta kullanılan motorlu hava taşıtına uçak denir."
d. Kavram, karşıtı olan bir başka kavramın tanımlanmasıyla belirtilebilir: "Bir eserin yalnızca kusurlu yönlerini arayan, kendince bunları bulup ortaya çıkaran, tek yanlı bir bakış açısıyla değerlendirmeler yapan ve aşırı bir duygusallık içeren yazılara eleştiri denmez."

Bu dört değişik tanım biçimlerinin her biri öznel ve ya nesnel anlatıma sahip olabilir.

"Gözlem: görme, işitme, koklama, tatma ve do­kunma organlarımızla dış dünyadan sağladığımız duyumların tümüdür. İnsanları, varlıkları, olayları yani yaşamı tanımak ve kavramak istiyorsak, gözlem yapmak zorundayız. Kuşkusuz, başarılı konuşmak ve yazmak da yaşamı tanımakla, gide­rek bilgili olmakla gerçekleşir."
"Sanat, insandaki yaratma eğiliminin eyleme dö­nüşmesi olayı: sanat yapıtı da. bu eylemin mad­deyi etkileyerek ona verdiği biçim ve düzendir. Bu eylem, kendinde başlar, kendinde biter. Sana­tı öbür yaratmaya dönük eylemlerden ayıran te­mel farklılık buradadır."
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder